ÇİFT VE AİLE TERAPİSİ NEDİR?

ÇİFT VE AİLE TERAPİSİ NEDİR?

1950’li yıların sonlarında Bateson, Ackerman, Bowen  gibi bilim insanları bireysel terapiye alternatif olarak aile terapisini sundu. Bireysel terapi, ailenin kişiye olan etkilerini kabul etmiş ancak yalnızca birey ile çalışmayı ve değişimi bu yolla sağlamayı tercih etmiştir. Aile terapisi, aileyi canlı bir organizma olarak görür. Aile; sınırları, dinamikleri olan, üyelerinin rolleri ve pozisyon alışları ile birlikte ele alınan canlı bir sistemdir.

Çift ve aile terapisinde danışanlar yalnızca özerk bir birey olarak değil, aynı zamanda bir sistem olan ailenin parçası olarak görülürler. Ailedeki bireylerin arasındaki etkileşim oldukça güçlüdür ve bu etkileşim pek çok dinamik faktöre yön verir. Dolayısıyla yaşanan problem, bireyin değil sistemin problemi olarak görülür. İlişki ve etkileşimlerin iyileştirilmesi / onarılması ile bireyler ilişki içerisinde daha rahat soluklanır hale geleceklerdir. Kısaca bireyin değişimi ailenin değişiminden geçmektedir.

Bu yaklaşımda, yaşanan bir duruma ilişkin neden sonuç ilişkileri döngüsel bir yapıya sahiptir. Sözgelimi katı disiplin anlayışına sahip bir anne, izin verici / tavizkar bir baba ve babası ile iyi vakit geçiren ancak babasını ciddiye almayan; annesi ile de zaman zaman çatışmalar yaşasa da oyunu annesinin kurallarına göre oynayan çocuktan oluşan bir aile düşünelim. Bu noktada baba, otoritesini güçlendirmeye çalışsa da daha tutarlı, kararlı ve otoriter  davranmaya çalışsa da, annenin babaya göre daha katı otoriter tutumu babayı rahatsız edecektir. Baba, eşinin katı otoriter tavrı karşısında çıkmaza düşen çocuğuna daha tavizkar davranmaktan kendini alamayacaktır. Anne açısından ise tüm sorumluluk onun sırtındadır. Çocuğuyla hep çatışmaya giren ve ‘kötü’ olan da odur. Ancak babanın bu döngü içindeki tavizkar tutumu anneyi, kontrolünü kaybedeceği ve çocuklarının başıboş yetişeceği kaygısını tetiklemekte ve anneyi daha katı davranmaya itmektedir. Annenin de devam eden katı tutumu babayı yine tavizkar pozisyona sabitleyecek ve bir kısır döngü oluşacaktır. Burada adam ve kadının çift olarak ilişkisinin bu duruma olan etkileri; bu durumun da çift ilişkisine etkisi ele alınması gereken önemli bir noktadır. Yani aslında bireysel değişim çabası sonuçsuz kalmaktadır. Aile terapisinde  kimin neyi başlattığına odaklanılmaz; yaşanan sorunlar, birbiri ile çatışan ardıl hareketlerin sonucunda oluşan davranış kalıpları olarak ele alınır.  Bu döngüye sistem dışından  bir müdahale ile tümden bir değişimin sağlanması sonuç getirecektir.

Çift ve aile terapisinde  aile bireyleri ile zaman zaman birlikte, zaman zaman ise ayrı olarak çalışılır. Çift çalışmalarında ilk seanslara çiftlerin birlikte katılmaları önerilir. Ancak bu durum bireylerin tercihleri, yaşanan problemin yapısı, terapi desteği alma konusunda kişilerin istekli olması gibi  faktörlerine bağlı olarak değişebilir. Devam eden seanslarda ise ihtiyaca göre seansların kim ya da kimlerle yapılacağına  karar verilecektir. Eşlerden biri terapiye katılım için istekli değil ise, istekli olan eş ile çalışmalar sürdürülürken, istekli olmayan eşin gıyabında da çalışılmaya devam edilebilir.

Çift ve aile terapisinde her bir seans 50 dakikadan oluşmaktadır. Çalışmalar 8 ila 24 oturum süresince devam etmektedir. Seanslar genellikle iki haftada bir gerçekleştirilmekle birlikte çeşitli faktörlere göre çalışmaların sıklığı artırılabilir ya da azaltılabilir.

Hangi durumlarda çift ve aile terapisine başvurulur?

Aile ve çift ilişkilerinde zorluk/problem yaşayan kişiler başvurabilir. Ayrıca kişinin bireysel olarak yaşadığı zorluklarda ve psikolojik sorunlarda çift / aile terapisinden faydalanılması gerekebilir. Çünkü birey ailesinden, çevresinden bağımsız düşünülemez. Müdahalelerin de bu bağlamda yapılması gerebilir.

Yaşanan güçlükler bireysel ya da aile terapisiyle  tedavi edilebilir. Ancak bazı sorunlar aile yaklaşımına özellikle uygundur:

  • Çift ilişkilerinde yaşanan problemler
  • Ayrılma/Boşanma
  • Evlilik problemleri
  • Cinsel problemler
  • Aile içinde çocukların merkezde olduğu sorunlar
  • Çocuk ya da ergende görülen uyum sorunları ve davranış değişiklikleri
  • Yas, kayıp süreçleri
  • Kuşak çatışmaları ve iletişim problemleri
  • Aile içinde fiziksel, psikolojik, maddi şiddet
  • Ailede yaşanan önemli bir değişiklik sonucu yaşanan problemler

senayaydogan.wordpress.com